Bakışlar, insanı derinden etkiler. Gözler insanın yansımasıdır, gözler kalbin aynasıdır. Nazarın tesirinin gücü haset duygusunun şiddetine bağlıdır. Bundan dolayı, “Nazar haktır, insanı mezara, deveyi kazana koyar”, “Ümmetimin başına gelen musibetlerin üçte bir nazar değmesindendir” buyurulmuştur.
Rasûlullâh’ın (s.a.v.) sahip olduğu şerefi kıskanarak ona gözleriyle yere serecek gibi bakanlar, onu öfke dolu nazarlarıyla yok etmeye çalışanlar hakkında inen Kalem sûresi’nin 51 ve 52. âyet-i kerîmelerinin nazara karşı tedavi edici özelliği bulunmaktadır.
Nazar âyetinin anlamı şöyledir: “Şüphesiz inkâr edenler Zikr’i (Kur’an’ı) duydukları zaman neredeyse seni gözleriyle devirecekler. (Senin için,) “Hiç şüphe yok o bir delidir” diyorlar. Hâlbuki o (Kur’an), âlemler için ancak bir öğüttür.”
Beğenilen şeylere kıskançlıkla bakmak ve zarar verecek şekilde onu etkilemek nazardır. Peygamberimiz (s.a.v.), Ümmü Seleme’nin evinde yüzü sararmış bir kız çocuğu görmüş ve, “Bu çocuğa rukye tedâvisi yapın, çünkü onda nazarın etkisi var” buyurmuştur. Rukye tedavisi nazar âyeti, nazar duaları ve Fâtiha, Felak, Nas, âyetü’l-kürsî ile yapılır.
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.